Adrenalin

Çok oyunculu oyunlar benim için hep sancılı olmuştur. Rakip olarak aynen benim gibi, bir insanla karşılaşmak büyük bir stres unsuru olmuştur. Toplum içinde de aynen böyle. İnsanların (özellikle çok iyi tanımadığım insanların) benden bir konuda cevap veya fikir beklediği zamanlarda da nabzım yükselmeye, vücudum adrenalin salgılamaya başlar. Tabii sosyal olarak aktifleşip, çevrendekilere alışınca bu durum azalıyor. Aynı şey online oyunlar içinde söz konusu olabilir ancak ben henüz Starcraft II'de bu noktaya ulaşamadım. Büyük ihtimalle karşımdaki insanların neler yapabileceğini bilmiyor olmam, yabancılık, bunda büyük rol oynuyor.

Peki ya neden böyle bir yazı yazma ihtiyacı duydum? Az önce ard arda 6-7 maç yaptım ve adrenalim tavan yapmış, vücudum dinçlik kazanmış, kafam binbeşyüz durumdayım ve bunları yazmak istedim. Bu duyguyu çok sevdim. En iyisi 2-3 hafta oyuna ara vermek, çünkü bir kere alışırsam bu güzelim duyguyu kaybedebilirim.

Yoksa bilgisayarın başından kalkıp, şu hayatımdaki monotonluğu atmak için yapabileceğim etkinlikler de böyle hissettirir mi acaba?... Amannn, kim o 'olmayan götünü' sandalyeden kaldırıp, uğraşıcak heyecan verici şeyler bulmaya, bas "FIND A MATCH"e değil mi? O buluyor zaten...

70'ler Özet

İğrenç saçlar, kötü gömlek ve pantolonlar, iyi müzik...

Nixar

Bir kez daha Nixar'a ayak basmış oluyoruz. Neresi bu Nixar diyenler için 1 şarkım 1 de şiirim var;

1.
Kalenin bedenleri yar yar yar yandım
Koyverin gidenleri şinanay yavrum şinanay nay
İpek bürük bürümüş yar yar yar yandım
Niksar'ın fidanları şinanay yavrum şinanay nay

2.
Kamyonlar kavun taşır ve ben
Boyuna onu düşünürdüm,
Kamyonlar kavun taşır ve ben
Boyuna onu düşünürdüm,
Niksar'da evimizdeyken
Küçük bir serçe kadar hürdüm.

Sonra âlem değişiverdi
Ayrı su, ayrı hava, ayrı toprak.
Sonra âlem değişiverdi
Ayrı su, ayrı hava, ayrı toprak.
Mevsimler ne çabuk geçiverdi
Unutmak, unutmak, unutmak.

Anladım bu şehir başkadır
Herkes beni aldattı gitti,
Anladım bu şehir başkadır
Herkes beni aldattı gitti,
Yine kamyonlar kavun taşır
Fakat içimde şarkı bitti.

Şimdi bu adı geçen şehirin, hoppa şina şinanaynay olmayan, kamyonların kavun taşımadığı ve küçük bir serçe kadar hür olmadığınız versiyonunu düşünün. Nixar'a hoş geldiniz...

Adventureeeee

 

Yazın küçük kuzenimle beraber tarlalarda köpek koşturmak dışında, bütün gün oturup cartoon network izliyorduk. Bu sayede uzak kaldığım (çok değil 3 sene öncesine kadar Jetix'den başka izlemezdim.) çizgi film alemine eklenen yeni halkaları tanıma şansım oldu. Ben Ten'inden tut Johnny Bravo'suna bütün yeni çizgi filmleri kuzenime sorduğum sorular ve onun çok heyecanlı anlatımları eşliğinde yalayıp yuttum. Ancak onca çizgi film arasından aklımda gerçekten sağlam bir yer edinen sadece Kulak Jack(Flapjack) oldu. Bazen şirin; bazen iğrenç çizimleri, referansları, karakterleri, kötü esprileri ve şizofren diyaloglarıyla çok hoşuma gitti bu Kulak Jack. Ben de geçen gün bütün bölümlerini indirdim, arada açıp açıp izliyorum. Sizler de izleyin derim...

Yukarıdaki saçmalıkları okumak istemeyenler için ÖZET:
Süngerbob + Çılgın Korsan Jack = The Misadventures of Flapjack
Yani, izlenir ki bu.


Main screen turn on

Cthulhu R'lyeh wgah'nagl fhtagn

Efsane televizyon serisi South Park, bu hafta yeni bir efsane bölüm sundu bizlere.
Geçen sezon bir bölümde bizlerle beraber olan bencil, kıskanç, ilgi budalası kahramanımız "The Coon" bu bölümde de tekrar bizlerle. Geçen sezondaki "The Coon" bölümü Watchmen, The Dark Night gibi kahraman filmlerine yaptığı göndermelerle karnıma ağrılar sokmayı başarmıştı.

Bu sezonki "The Coon 2: Hindsight" bölümü ise bambaşka bir şey olmuş. Özellikle yaptığı göndermelerle kahkahalarıma başka bir boyut kattı. BP'nin petrol kazaları, The Coon ve arkadaşlarının maceraları ve Kaptan Hindsight. Kesinlikle efsane bir bölüm olmuş.

"The Coon"un gruptaki etkisini kaybetmesi sonrası takım arkadaşlarına takındığı tavırla A Clockwork Orange'a, BP'nin açtığı "boyut kapısı"ndan çıkan yaratıklar ve efsanevi Cthulhu ile H.P. Lovecraft'a tam bir saygı kuşağı olmuş. Geriye kalanlar ise klasik South Park komedisi; dalga geçilen aksanlar, geri zekalı yetişkinler, akıllı çocuklar ve Eric Cartman...

Bitirirken A Clockwork Orange'a yapılan o göndermeyle baş başa bırakıyorum sizleri:


*************************************************************************************